Kripto düzenlemeleri, doğal gaz açıklamaları ve tabii ki giderek ciddileşen Ukrayna süreci: 2022’nin ilk haftalarında Rusya kanadından çok önemli açıklamalar paylaşıldı.
Savaş Sesleri Diniyor Mu?
Bugünlerde uluslararası gündemin en önemli konularından biri belli: Ukrayna ve Rusya arasında on yıldır devam eden ve geçtiğimiz ay zirveye tırmanan gerginlik savaş ile mi sonuçlanacak? Her ne kadar ABD ve bazı uzmanlar oldukça endişeli olsa da Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky tarafları sükûnete çağırdı ve Batı medyasının durumu olduğundan daha ciddi gösterdiğini iddia etti. Bu açıklamaların ardından (fakat açıklamalardan bağımsız şekilde) ABD Dış İşleri 1 Şubat tarihinde Ukrayna sınırında her an provokasyon olabileceğini açıkladı.
Fakat son duruma dair en önemli açıklama, Rusya Devlet Başkanı Putin’den geldi. 1 Şubat tarihinde gerçekleşen ve son derece önemli konulara değinilen basın toplantısı sırasında Putin, şu açıklamalarda bulundu:
- ABD ve müttefiklerinin gerekli adımları atmadığını ve durumun ciddiyetini koruduğunu belirten Putin, yine de hala diyaloğa ve tansiyon düşürme manevralarına kapılarının açık olduğunu belirtti.
- Alternatif bir senaryoda, yani Rusya’nın ABD’nin batı sınırına asker yığınağı yapması durumunda, ABD’nin bu duruma olumlu yaklaşmayacağını bildiğini belirten Putin, Rusya’nın güvenlik endişelerini yineledi.
- Ukrayna’nın NATO üyesi olamayacağını tekrar belirtti.
Bu açıklamaların ardından ABD kanadı, NATO ve müttefiklerinin amaçlarının Rusya için tehdit unsuru olmadığını yineledi. Bu açıklamalar, yine geçtiğimiz hafta Rusya’ya uzatılan zeytin dalının devamını oluşturuyor: NATO Rusya’nın Polonya ve Romanya’da konuşlanılan füze savunma sistemlerinden rahatsız olduğunu bildiğini ve Rusya’nın isterse bu alanları yerinde inceleyebileceğini, füze savunma sistemlerinin saldırı kapasitesi olmadığını kendilerinin de teyit edebileceğini ifade etmişti.
Bu son derece önemli resimde de görüleceği üzere 1 Şubat 2022 tarihinde Ukraynalı milletvekilleri Ukrayna’ya önemli ölçüde destek veren ülkelerin bayraklarını mecliste açtı. Bu resimde hangi bayrakların olup olmadığı süreci anlamak için büyük önem arz ediyor.
- Ukrayna hükûmeti ile ticari ve lojistik ilişkileri sıkı olan Türkiye ve NATO bayraklarının yer alması hemen göze çarpıyor.
- Polonya, İngiltere ve ABD’nin ciddi desteği olduğu bilinirken eski Sovyet ülkeleri ve/veya Baltık ülkelerinin ciddi bir kısmının da Rusya’nın dış politikalarını desteklemediği, dolayısıyla Ukrayna’ya destek oldukları görülebilir.
- Almanya ve Fransa bayraklarının eksikliği göze çarpıyor. Özellikle Almanya, duruma karşı takındığı nötr tavır sebebiyle ciddi miktarda eleştiriyi üzerine çekti. Uzmanlar bu durumun Almanya’nın nötr kalmayı hedefleyen dış politikasının ve enerji bağımlılığının sonucu olduğunu ifade ediyor.
Son olarak uzmanların hangi ihtimalleri ele aldığını değerlendirmekte fayda var:
- “Cerrahi Müdahale”: İngilizce’de Surgical Strike olarak bilinen bu tip saldırılarda orduların kritik mühimmat hatlarının, üslerinin hedef alınıp yok edildiği ve topyekûn savaşa gerek kalmadan hedeflerin gerçekleştirilebildiği ifade ediliyor.
- Kurtarıcı Rusya: Uzmanlar, bir başka ihtimal olarak Rusya’nın özellikle Donetsk bölgesinde çıkacak olaylar neticesinde güvenliği sağlamak, huzuru korumak gibi argümanlarla Donetsk bölgesini işgal edebileceğini ve kritik Ukrayna noktalarına saldırabileceğini öngörüyor.
Kripto Yasağı
Rusya’nın merkezinde olduğu konulardan biri ise global kripto borsaları. Bu durumun sebebi basit, zira Rusya, Çin’in yasaklarından sonra 2022 yılının ocak ayı itibarıyla dünyanın en büyük çapta kripto madenciliği icra edilen üçüncü ülkesi. Birinci sıradaki Amerika Birleşik Devletleri ve ikinci sıradaki Kazakistan’dan sonra çok sayıda kripto madencisine ev sahipliği yapan ülkenin merkez bankası, kripto varlıklara ve bu varlıkların enerji tüketimine çok ciddi yasaklar getirmeyi hedefliyordu. Bu açıklamalar ışığında uluslararası finans otoriteleri, geçtiğimiz ay yaşanan Kazakistan sürecinde de ortaya çıktığı üzere global kripto borsalarını derinden etkileyen bu tip olumsuzluklara karşı endişelerini dile getirmişti.
Rusya Devlet Başkanı Putin, kripto yatırımcılarını ve ilgilileri bir nebze de olsa rahatlatmış gibi duruyor. Putin, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalarda kripto operasyonlarına total bir yasağın gelmesinden taraf olmadığını ve makul düzenlemeler, vergilendirmeler ile sürecin yönetilebileceğini ifade etti. Putin, ülkesinde toplam 200 milyar dolardan fazla kripto varlık olduğunun altını çizdi.
Gaz Konusu
Son olarak değinilmesi gereken husus ise Rusya’nın doğal gaz rezervleri ve tüm Avrupa’nın bu rezerve bağımlılığı. Gerek artan enerji talebi, gerek Ukrayna krizi gibi unsurlar neticesinde giderek pahalılaşan doğal gaz, Avrupa’nın rezerv durumunu olumsuz yönde etkiliyor: Uzmanlar Avrupa’nın gaz rezervinin en iyi senaryoda Mayıs 2022, en kötü senaryoda Mart 2022’de bitebileceğini öngörüyor.
Her ne kadar Putin hükûmeti geçtiğimiz haftalarda Ukrayna sürecini bir nebze de olsa rahatlatarak gaz sorununu gündemden düşürmeyi başarsa da durum pek de sürdürülebilir görünmüyor. Vladimir Putin yaptığı açıklamalarda kısa vade için bir sorun öngörmese de “Avrupa’nın orta vadede gaz tedarik sorunlarına hazır olması gerektiğini” belirtti. Rusya’nın uzun vadeli gaz anlaşmalarından caymayacağını da ekleyen yönetiminin gaz ticaretinden gelen gelire de ihtiyacı olduğu belirtiliyor.
Yani doğal gaz düğümü, kısa vadede çözülecek gibi durmuyor.