Novus Teknoloji bülteninden herkese merhaba! Takvimlerimiz 23 Aralık 2020’yi, saatlerimiz ise 10.00’u gösteriyor. Güncel teknolojik keşif ve inovasyonların arasından zamanın ruhuna yön veren gelişmeleri aktarıyoruz.
Haftanın başlıkları:
💉 COVID-19: Yeni mutasyon tüm dengeleri bozuyor mu?
📚 Makine öğreniminin hukuka etkileri
⚔️ Giderek ciddileşen Apple v. Facebook kişisel veriler savaşı
🐦 Twitter’ın geri dönen retweet fonksiyonu
🎥 WhatsApp masaüstü uygulamasında görüntülü görüşme imkânı
Yeni Mutasyon Tüm Dengeleri Bozuyor Mu?
Geçtiğimiz haftalarda hem Pfizer-BioNtech hem de Moderna aşılarının onay alması ile COVID-19 karanlığının sonuna ulaştık diye düşünürken bu hafta İngiltere’den gelen mutasyon haberi kafaları karıştırmakla kalmayıp kısa sürede tüm dünyada bir panik yarattı. Pek çok kişi virüs mutasyona uğradığı için hem çok daha hızlı yayılacak hem de aşıların koruyuculuğu kalmayacak diye düşünüyor olsa da işin aslı büyük olasılıkla böyle değil.
Öncelikle virüsün mutasyona uğradığı doğru fakat sanılanın aksine konuşulan bu tür, Wuhan’da ortaya çıkan ilk tip virüsten tek bir noktada değil tam yirmi farklı noktada daha farklı. Yani, İngiltere’de saptanan virüs bildiğimiz kadarıyla yirmi mutasyona sahip. Ancak, virüslerin mutasyona uğramaya yatkınlığı ve sıklığı göz önüne alınınca bu beklenmedik bir durum değil. Hatta tam da bu nedenle her sene ayrı bir grip aşısı çıkıyor ve bizlerin bu aşıyı her sene tekrar olması gerekiyor. Peki o zaman bu, COVID-19 aşısının da her yıl güncellenmesi gerektiğini mi gösteriyor? Bunun cevabını almak için aşıların uzun süre büyük kitlelerde denenmesi ve virüsün mutasyonlarıyla birlikte yayılmasının devam etmesi gerekiyor çünkü bu konuda henüz yeteri kadar deneysel veri yok. Elimizde yeteri kadar bilgi olmayan bir başka konu ise virüsün mutasyonlar sonucu daha hızlı yayıldığı iddiası. Virüs daha hızlı yayılıyor olsa bile bunda geçmişteki pek çok salgında olduğu gibi insan etkileşiminin artması veya var olan düzenin değişmesinin payı olma ihtimâli çok yüksek. Mutasyonun daha hızlı yayılıma yol açma ihtimâlini bilim insanları şimdilik insan davranışlarının etkisi yanında çok küçük bir olasılık olarak değerlendiriyor.
Aşı konusuna gelirsek; daha önceki yazılarda bahsettiğimiz Pfizer ve Moderna’nın mRNA aşıları, virüsün farklı varyasyonlarına karşı bağışıklık kazandırma açısından potansiyel olarak bir adım önde gibi görünüyor. Bu konuda herhangi bir deneysel bilgi olmamasına rağmen bilimsel olarak bu aşıların vücuda bağışıklık kazandırdığı virüs membranındaki (zarındaki) S proteininde mutasyon olma ihtimali ve bu olası mutasyonun da aşının etkisini ortadan kaldırma ihtimâli çok düşük. Yani Çin’in COVID-19’a karşı zayıflatılmış patojen içeren aşısı her sene yenisi çıkan grip aşısına benzeyebilir ya da en olumlu senaryoda etkisini hiç kaybetmeyebilir, ancak mRNA aşısının geliştirilmesi ve kabulü süreçlerinde rol alan bilim insanları, bu aşının türlü mutasyonlara karşı etkisini koruyacağından emin görünüyor.
Makine Öğrenmesinin Hukuka Etkisi
Makine Öğrenimi (“ML”) bir hukukçu için nedir?
ML, deneyimlerinden öğrenebilen ve dolayısıyla her bir performansında kendini daha fazla geliştiren algoritmaları ifade eder.
Bilgisayarların “öğreniyor” olduğu fikri büyük ölçüde bir metafordur ve bilgisayar sistemlerinin insan öğreniminde yer aldığı düşünülen “gelişmiş bilişsel” özellikleri yapay olarak kopyaladığı anlamına gelmemektedir. Bu algoritmaların işlevsel anlamda öğreniyor olduğunu düşünmek daha doğru olacaktır: deneyim yoluyla bazı görevlerdeki performanslarını artırmak için davranışlarını değiştirebilmektedirler.
Bir anlamda, ML hukukta ampirik araştırmalarda zaten yaygın olarak kullanılan sayısız istatistiksel tekniklerden çok da farklı değildir. Ancak, belirtmek gerekir ki, birçok mevcut istatistiksel yaklaşımın sabit veya yavaş değişen istatistiksel modeller içermesi ve fakat, ML algoritmalarının odak noktasının, dinamik olması ile yeni ve farklı olanları değiştirip adapte edebilmesi onları mevcut istatistik tekniklerden bir hayli ayırmaktadır.
ML tekniklerinin genellikle karmaşık ve soyut görevlerde “akıllı” sonuçlar üretebildiğini gözlemlemekteyiz. Bu sonuçlara, genellikle, bilginin temel kavramsal özüyle doğrudan ilişki kurarak olmasa da, dolaylı olarak, yararlı sonuçlara götüren verilerdeki proxy’leri ve desenleri tespit ederek ulaşıldığı gözlemlenmektedir.
ML Algoritmalarının Hukuktaki Yeri
Bu sistemlerden her alanda faydalanılıyor olması, avukatların da bazı matbu hale gelen ve fuzuli zaman alan işleri belirli sistemler aracılığı ile yapmak istemeleri gündeme gelmiştir.
ML algoritmaları, hukuki uygunluk denetimi veya davalarda hangi stratejilerin kullanılması gerektiği gibi kritik hukuki işlemlerde avukatların yerini almayı hedeflememektedir. Daha doğrusu, bir avukatın entelektüel zekası ile çıkarım yapmak durumunda kaldığı komplike işlemlerde, bir ML algoritmasının kullanılması beklenmemektedir. Hâlihazırda, zaten bu işlemlerde avukatların yerini alabilecek bir kapasiteye de sahip değillerdir. Özellikle algoritmaların yıllara dayanan gelişmesi göz önünde bulundurulduğunda, kodun ve algoritmanın doğasının İngilizce’ye yatkın olduğu ve farklı dillerle ilgili görevler işleme konulduğunda çıktıların daha isabetsiz sonuçlandığı gözlemlenmektedir. Bu sebeple, ML algoritmalarının hukuki işlemleri Türkçe olarak ele alacak seviyeye gelmesi için önümüzde hatırı sayılır bir süre bulunmaktadır.
Sonuç olarak, ML algoritmaları, avukatların yapmaktan kaçındığı otomatiğe bağlamış birçok işi onlar yerine yaparak bilişsel kaynaklarını gereksiz zaman alan işler üzerinde harcamalarının önüne geçebilecektir. Hukuki işlem veya dava ile alakalı/alakasız doküman yığınının bir algoritma tarafından filtrelenerek düzenlenmesi çok ciddi zaman kazandırabilecektir. Bu anlamda, algoritma avukatın yerine geçmeyecek aksine belirli tipik “kolay vakaları” otomatikleştirecek ve böylece avukatın bilişsel çabaları ve zamanı, muhtemelen daha yüksek düzeyde hukuki beceriler gerektiren görevler için korunacaktır.
Dünya’da hukuki işlemlerde yardımcı olan örnekler:
LawGeex
LawGeex özellikle sözleşme hukukunda çok fazla kullanılan bir sistem olup otomatik olarak yüklediğiniz her sözleşmeyi incelemektedir. Uyumlu olmayan veya eksik hükümleri işaretler ve kullanılan hukuki dilin düzeltilmesini ve geliştirilmesini sağlar.
Legal Navigator
Microsoft öncülüğünde, genel olarak halkın hukuki yardım ile görüşlere daha kolay ve uygun ulaşabilmesi adına tasarlanmış bir sistemdir.
Digitory Legal
Hukuk firmalarının ve kurum içi hukuk ekiplerinin yasal maliyetleri tam olarak anlamalarına, tahmin etmelerine ve yönetmelerine yardımcı olan bir sistemdir.
ROSS Intelligence
Avukatların en yeni kritik davaları ve yeni düzenlemeleri takip etmesi adına tasarlanmış bir sistemdir.
GELİŞMELER
Facebook’un gazetelere verdiği reklamın manşeti
Facebook, getirdiği kişisel veri toplama kurallarından ötürü Apple’a açtığı savaşını farklı bir cepheye taşıdı. Şirket, New York Times, Wall Street Journal ve Washington Post gazetelerine verdiği tam sayfa ilanlarda Apple’ı özgür ve ücretsiz İnternet’in sonunu getirmekle suçladı.
- Apple, iOS 14 ile birlikte tüm cihazlarındaki uygulamaların topladıkları tüm veriler hakkında kullanıcıları bilgilendirmelerini ve daha önemlisi, bunları toplamak için kullanıcılardan izin almalarını şart koşmuştu. Bilgilendirme fazı geçtiğimiz günlerde iOS 14.3 ile birlikte başlasa da, izin alma kısmı uygulamalardan gelen şikâyet ve tavsiyeler üzerine 2021’in başına ertelenmişti.
- Apple cihazlarındaki tüm uygulamalar, 2021’den itibaren kullanıcıların verilerini toplayabilmek için kullanıcılardan izin almak zorunda olacak. Facebook, bu değişikliğin ücretsiz sunulan servisleri yok edeceğini, uygulamaların kullanıcılardan para istemek zorunda kalacağını, ve tüm bunların özellikle de “zor zamanlar geçiren” küçük işletmeleri vuracağını, bu işletmelerin reklam giderlerini artırırken verilen reklamlarda kullanıcıları hedefleyerek sağlanan satış gelirlerini düşüreceğini iddia ediyor.
- Facebook ayrıca Apple’ın bu değişikliğinin Apple reklam servislerini kapsamadığını dolayısıyla rekabet standartlarına aykırı olduğunu ve Apple’ın amacının kullanıcı mahremiyeti değil, uygulamaları ücretli üyelik satmaya zorlayarak bunlardan daha fazla komisyon almak olduğunu iddia ediyor.
- Apple ise yaptığı açıklamada kullanıcı verilerinin toplanmasının engellenmediğini, yalnızca veri toplama süreçlerinin bundan böyle verilerin asıl sahibi olan kullanıcılardan izin alınarak yapılabileceğini, kullanıcılar izin verdikleri takdirde verilerin toplanmaya devam edilebileceğini belirtiyor.
- Konunun günlük siyaseti ilgilendiren boyutları da mevcut. Daha fazlasını öğrenmek ve eğlenceli bir sohbete katılmak isterseniz, gündemi arkadaş sohbeti içinde ele aldığımız podcastimiz 21 Dakika’ya bekleriz.
Kaynak: Twitter
Twitter, kullanıcıları retweet tuşuna bastıklarında öncelikle Tweet alıntılamaya yönlendiren değişikliğinden vazgeçti.
- Şirket Ağustos ayında bu değişikliğe giderken kullanıcıların bir tweeti retweet etmeden evvel daha uzun süre düşünüp sorumlu davranmalarını, ve tweete yorumlarını ekleyerek platformdaki görüş çeşitliliğine katkıda bulunmalarını amaçlamıştı.
- Lakin süreç böyle gelişmedi. Şirketin açıklamasına göre alıntılanan tweetlerin %25’i yalnızca tek kelime içerirken, %70’i ise 25 karakterden daha az yorum içeriyordu.
WhatsApp, kısa bir süre içinde Mac uygulamasına videolu ve sesli görüşme imkânı getirmeye hazırlanıyor.
- WhatsApp’ın deneme sürümü kodlarını ve bunlardaki özellikleri inceleyen WABetaInfo’nun son incelemesine göre WhatsApp’ın Mac uygulaması yakında görüntülü görüşme yeteneği kazanacak gibi görünüyor.
Kaynak: WABetaInfo