11 Mart’tan herkese merhaba. Geçtiğimiz yıl bugün Türkiye’deki ilk koronavirüs vakasının görüldüğünü açıklayan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın basın toplantısına kilitlenmiştik. Bir yıl sonra ise yine gündemi salgın haberleri oluşturuyor.
Manşetler;
😷 AstraZeneca krizi
⚽️ Messi-Ronaldo
✍️ Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Göçmen Kadınlar
Keyifli okumalar!
TÜRKİYE’DEN GELİŞMELER
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye’de ilk koronavirüs vakası görülmesinin birinci yılında değerlendirmelerde bulundu.
-
Ne dedi? Bakan Koca, “Koronavirüs kısa bir zaman zarfında grip gibi sıradan bir hastalık haline gelmeyecek ama 2020 yılına çöken kabus, 2021’de aynı şekilde devam etmeyecektir. Çok geçmeden salgın şimdiki gücünü kaybedecektir. Daha ileride Covid’e ‘üzerinize afiyet sözü’ eşlik edecektir” açıklamasında bulundu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Twitter hesabından, “Medyayı kuşatma altına almış, yabancı ve yozlaşmış ideolojilere saplanmış gazeteci ve yorumculardan Türkiye’yi arındırmak amacıyla, milli ve şuurlu vatansever gençlerimizi üniversite tercihlerinde iletişim fakültelerini dikkate almalarının milli bir görev olduğuna inanıyorum” mesajını paylaştı.
Geçtiğimiz akşam Bebek Otel çıkışında görüntülenen Mesut Özil,. gazetecilere sitem etti ve “Yeter çekmeyin artık” diyerek serzenişte bulundu.
8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü ardından birçok kadının “Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaretten” gözaltına alındığı öğrenildi. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), yaptığı açıklamada gözaltına alınanlara “hakaret suçlaması” yöneltildiğini aktardı.
İstanbul’da İl Hıfzıssıhha Meclisi’nin aldığı yeni kararla 15 Mart’tan itibaren kahvehane, internet kafe, berber, hamam, masaj salonu, düğün salonu, tiyatro ve spor salonları gibi bir çok yere girişte HES kodu zorunluluğu getirildi.
DÜNYADAN GELİŞMELER
Joe Biden liderliğinde Temsilciler Meclisi’ne getirilen 1,9 trilyon dolarlık Covid-19 teşvik paketi, Demokratların oylarıyla kabul edildi.
-
Oylama: Mavilerin 220 oyuna karşı Cumhuriyetçilerin toplu bir şekilde aleyhte oy kullanması yeterli olmadı.
-
Paket: Vatandaşlara bin 400 dolarlık direkt ödemelere ek olarak, 300 dolarlık federal işsizlik yardımları ve yerel hükümetlere 350 milyar dolarlık destekler pakette öne çıkan elementler.
Malezya Yüksek Mahkemesi, ülkedeki gayrimüslim yayınların tanrıya atıfta bulunmak için “Allah”ı kullanmasını yasaklayan kararı bozdu.
Müzik kasetlerinin mucidi, Hollandalı mühendis Lou Ottens, 94 yaşında hayatını kaybetti. Ottens’in icadı ses kasetleri geçtiğimiz 60 yıl içinde 100 milyarı aşkın adette satılmış olabilir…
UNICEF, Suriye’de 10 yıldır devam eden savaşta 12 bin civarında çocuğun öldüğünü ve yaralandığını, beş binden fazla çocuğun ise savaşa katıldığını bildirdi.
Çin merkezli ByteDance’in bünyesindeki TikTok, Pakistan’da yasaklandı. Gerekçe ise Peşaver Yüksek Mahkemesi’nin platformu “ahlaksız ve sakıncalı” bulması.
-
Gerisi: Komşu Hindistan da 29 Haziran’da aralarında TikTok, CamScanner, Share it, WeChat, UC tarayıcı, Xender ve Clean-master gibi Çin çıkışlı 118 mobil uygulamaya yasak getirmişti.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, Johnson and Johnson’ın yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşısı için bugün verdiği tavsiye kararını onayladı.
Danimarka’da bazı vatandaşlarda kan pıhtılaşması görülmesinin ardından AstraZeneca Covid-19 aşısının kullanımını geçici olarak durdurdu.
-
Nedir? Yetkililer, “önlem” amaçlı aşının kullanımını 14 gün süreyle askıya aldıklarını açıkladı. Danimarka Sağlık Bakanı Magnus Heunicke de söz konusu bilgileri teyit ederek, “Erken önlem alıyoruz, konunun iyice araştırılması gerekiyor” dedi.
-
Dahası: Norveç, AstraZeneca koronavirüs aşısının kullanımını askıya aldı. İspanya Sağlık Bakanlığı ise AstraZenca aşısının kullanımına devam edeceğini açıkladı.
UEFA Şampiyonlar Ligi son 16 turu müsabakalarının sonucunda Juventus ve Barcelona’nın elenmesi ile yıldız futbolcular Cristiano Ronaldo ve Lionel Messi, 16 yıl sonra ilk kez birlikte kupanın dışında kaldı.
TOPLUM
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Göçmen Kadınlar
Kerem Renda
Toplumsal cinsiyet eşitliğinin tam anlamıyla sağlanması noktasında günümüzde hala devletler ve onları oluşturan toplumlar yeterince başarılı değil. Dünya üzerinde toplumsal cinsiyet eşitliği özelinde diğer ülkelere nazaran eşitliğe daha çok yaklaşan ülkeler mevcut ancak henüz hiçbir devlet tam anlamıyla toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayamadı.
Bu eşitliğin sağlanması amacıyla çalışan Birleşmiş Milletler başta olmak üzere pek çok uluslararası kuruluş ve ulusal ve/veya uluslararası ölçekte pek çok sivil toplum kuruluşu var. Ancak eşitliğe ulaşmak için yapılan çalışmalar ağırlıklı olarak devletlerin toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizlik ya da ayrımcılıktan muzdarip kendi vatandaşlarının refahını artırmak için yapılan çalışmalar. Bu çalışmaların ve çalışmalar sonrası elde edilen verilerin ise çoğu zaman eksik bir yönü oluyor. Toplum içinde çoğunlukla görünmez olan ve toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizlikten en az bulundukları ülkenin vatandaşları kadar zarar gören göçmenler.
Silahlı Çatışma Durumlarında Kadınlar ve Kız Çocukları
Birleşmiş Milletler Kadınlar (UN Women) ajansının yayımladığı bir rapora göre, silahlı çatışma veya siyasi ayaklanma durumlarında toplumsal cinsiyete dayalı şiddet çok daha şiddetli formlara bürünerek özellikle kadınları ve kız çocuklarını daha da derinden etkiliyor. Çatışma ve çatışma sonrası ortamlarda kadınlar ve kız çocukları en temel insan haklarından dahi yararlanmakta daha büyük zorluklar çekerken cinsel taciz ve tecavüz oranlarında da artış görülüyor. Ayrıca kadınların ve kız çocuklarının seks ticareti amaçlı kaçırılması, seks kölesi olarak zorla tutulması, seks işçiliğine zorlanması, zorunlu kürtaj ya da hamilelik de çatışma ve siyasi ayaklanma durumlarında en çok gözlemlenen hak ihlalleri arasında. Rapora göre bu tür hak ihlallerinden erkekler ve oğlan çocukları da zarar görse de kadınlar ve kız çocuklarının bu tip hak ihlallerinde başı çektiği söyleniyor.
Bu tür çatışma ya da çatışma sonrası ortamlardan kaçan kadınlar ve kız çocukları yeni geldikleri ülkede de ne yazık ki toplumsal cinsyete dayalı eşitsizlikten paylarına düşeni alıyorlar. Birleşmiş Milletler’in yayımladığı raporda göçmen kadınların ve kız çocuklarının aile içi şiddete, erken evliliklere, eğitim hakkının gasp edilmesine o ülkede bulunan diğer kadın ve kız çocuklarına göre daha fazla maruz kaldıklarını gösteriyor. Ayrıca göçmen kadınların güvencesiz işlerde güvencesiz şartlar altında daha çok çalıştığının altı çizilirken bu kişilerin iş yerinde ya da iş dışında uğradıkları cinsel saldırı suçlarının daha az raporlandığı ve suçların ağrılıklı olarak cezasız kaldığından bahsediliyor.
Göç ve Kadın
Göçün hem göç eden bireylere hem de göç alan toplumlara olumlu ve olumsuz etkileri var. Göç, bu yazı bireylerin, bu yazı özelinde kadınların, yeni geldikleri ülkede güçlenmesi ve bağımsız bireyler olarak hayatlarını sürdürmeleri için öncü bir güç olabilir. Ancak göç aynı zamanda kırılganlıkları artırıp özellikle kadın ve kız çocuklarının yüzleştikleri/yüzleşebilecekleri ayrımcılık pratiklerinin riskini de artırabilir. Bu noktada ulusal düzeyde yapılan çalışmalarda genellikle gözardı edilen göçmen kadınların, bu kadınların ihtiyaçlarının ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği çerçevesinde yaşadıkları ayrımcılıklarındevletler ve uluslararası kuruluşlar tarafından daha çok gözetilmesi, araştırılması ve analiz edilmesi gerekiyor.
Bir devlet kendi vatandaşları arasında toplumsal cinsiyet eşitliğine ne kadar yaklaşırsa yaklaşsın sınırları dahilindeki diğer dezavantajlı gruplara bu eşitliği yayamıyorsa toplumsal cinsiyet eşitliği hiçbir zaman tam anlamıyla sağlanamamış demektir.
SPONSORUMUZ
El işi tasarımları ile Atelier Aztek sizlerle. Bardak altlıkları, tokalar, çantalar ve çok daha fazlası için markanı Instagram hesabına göz atabilirsiniz.