18 Haziran’dan herkese merhaba! 1922 yılında bugün Ziya Gökalp, Küçük Mecmua isimli haftalık fikir, edebiyat ve siyaset dergisini çıkarmaya başlamıştı. Diyarbakır’da neşredilen derginin toplam otuz üç sayısı çıkmıştı.
Keyifli okumalar!
TÜRKİYE’DEN GELİŞMELER
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, ABD Başkanı Joe Biden ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD askerlerini bölgeden çekerken Türkiye’nin Kabil Havalimanı’nın korunması için liderlik rolü alması konusunda mutabık kaldıklarını açıkladı.
İzmir’in Konak ilçesindeki HDP İl Başkanlığı’na saldıran ve Deniz Poyraz’ı öldüren Onur Gencer, tutuklandı.
- Gerisi: Dün HDP’nin İzmir il binasına silahlı saldırı düzenlenmiş, saldırganın açtığı ateş neticesinde parti çalışanı Deniz Poyraz hayatını kaybetmişti. HDP, Twitter hesabı üzerinden saldırının “polislerin gözetiminde” gerçekleştirildiği mesajını paylaşmıştı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Twitter hesabı üzerinden “40 milyonuncu doza ulaştık. 206 ülke arasında, doz olarak en yüksek sayıda aşıyı yapan 9. ülkeyiz.” mesajını paylaştı.
16 Haziran 2013 tarihinde, Gezi protestoları sırasında, attığı gaz fişeğiyle 14 yaşındaki Berkin Elvan’ın yaşamını yitirmesine sebep olduğuna hükmedilen polis memuru Fatih Dalgalı 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı.
- Detay: Dalgalı’nın “kasten öldürme suçunu işlediğinin sabit olduğuna” hükmedildi. Yurt dışına çıkışı yasaklanan Dalgalı, tutuklama kararı verilmediği için cezası Yargıtay tarafından onanırsa cezaevine girecek.
DÜNYADAN GELİŞMELER
Fransa’da televizyon kanalı BFM’ye konuşan ülkenin dış işleri bakanı Jean-Yves Le Drian, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron görüşmesini takiben iki ülke arasındaki gergin ilişkilerin yumuşamaya başladığını söyledi.
- Ne dedi? “Aramızda sözlü bir ateşkes var. Bu iyi fakat yeterli değil. Sözlü ateşkes somut bir eylem anlamına gelmiyor ve Türkiye’nin hassas konularda harekete geçmesini bekliyoruz”
İsrail, Covid-19 salgınına karşı, son kullanma tarihi yaklaşan bir milyon doz Pfizer-BioNTech aşısını Filistin’e vereceğini açıkladı.
- Detay: Taraflar arasında yapılan anlaşmaya göre, Pfizer’in gelecek eylülde Filistin’e göndereceği yeni dozlar da İsrail’e gidecek.
Avrupa Birliği ve Birleşik Krallık-İsveç merkezli ilaç şirketi AstraZeneca arasında görülen davada iki taraf da zafer kazandığını iddia etti.
- Detay: AstraZeneca’nın açıklamalarına göre yargıç, şirketin AB’ye önümüzdeki 27 Eylül’e kadar 80,2 milyon doz aşı teslim etmesine karar verdi. Şirket herhangi bir para cezasına çarptırılmadı. Avrupa Komisyonu ise şirketin teslimat planına uymayı kabul etmesini zafer olarak yorumladı.
- Gerisi: AstraZeneca, AB’nin aşılama kampanyası için kritik öneme sahipti. 300 milyon dozun dağıtılması ve ardından ekstra 100 milyon dozun satın alınması bekleniyordu. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı, teslimatlar yavaş kaldı.
İran halkı bugün ülkenin bir sonraki cumhurbaşkanını belirmek üzere sandıklara gidiyor. Council on Foreign Relations’ın haberine göre Dini Lider Ayetullah Ali Hamaney’in tercihi muhafazakar din adamı İbrahim Reisi’nin yarışı kazanması muhtemel.
- Neler oluyor? Mevcut başkan Hasan Ruhani’nin anayasa uyarınca seçimlere katılma hakkı bulunmuyor. Görece daha ılımlı sayılan Ruhani’nin yerine muhafazakar Raisi’nin seçilmesi, dengeleri değiştirebilir.
- Ayrıca: Financial Times’a konuşan ülkenin eski merkez bankası başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Abdolnaser Hemmati – eğer seçimleri kazanırsa – 2015 nükleer anlaşması kurallarını yeniden tesis edeceğini, ABD ile yaptırımların kaldırılması için müzakere edeceğini ve dış yatırımları teşvik edeceğini beyan etti.
ABD’de Başkan Joe Biden, 19 Haziran’ı federal tatil ilan etti. Juneteenth olarak da bilinin özel gün, ülke genelinde köleliğin resmen sona erdiğini ilan ediyor.
- Önemi: 1983 yılında Martin Luther King Jr. Günü’nden bu yana ülkede tanınan ilk yeni federal tatil olma özelliği taşıyor. Burada her tatilin ne zaman oluşturulduğunu gösteren bir zaman çizelgesine bakın. ABD tarihindeki resmi tatillerin ne zaman oluştuğunu gösteren grafiği de buraya bırakıyoruz.
İŞ DÜNYASI
Toshiba’da kriz
Ebru Bozkurt
Japonya merkezli elektronik devi Toshiba’nın yıllardır yaşadığı krizlerin ardı arkası kesilmiyor. 2017 yılında büyük bir mali krizde olduğunu açıklayan şirket bu sefer de Tokyo hükümeti ile gizli anlaşma yapmakla suçlanıyor.
Ne oldu?
Kriz dört şirket yöneticisinin iddiaları ile başladı. Yöneticiler, şirket yönetim kurulunu, Japonya Ticaret Bakanlığı ile gizli bir anlaşma yaparak yabancı yatırımcıların şirkette nüfuz kazanmasına engel olmakla suçladı. Ülkede uzun süredir yaşanan en büyük kriz olarak adlandırılan olay hakkında soruşturma başlatıldı.
İddialar ile ilgili bir rapor hazırlayan hissedar ve yöneticiler, dönemin kabine genel sekreteri ve şimdiki Başbakan Yoshihide Suga’nın geçtiğimiz yıl üst düzey bir Toshiba yöneticisiyle yaptığı toplantıda, yatırımcılar üzerinde baskı kurmayı sözlü olarak teşvik ettiği ifade edildi. İlgili görüşmede Suga’nın “Yeterince agresif olursak, onları yabancı mülkiyet kurallarıyla sindirebiliriz” dediği iddia edilirken Başbakan bu iddiayı yalanladı. Raporun devamında şirket yönetiminin geçtiğimiz temmuzda yıllık genel toplantı öncesi yabancı yatırımcıları kısıtlamak için Ticaret Bakanlığı’nda destek istediği belirtiliyor. Özellikle yönetim kurulu seçimlerinde yabancı aday adayları üzerinde baskı kurulması gerektiğini belirten şirket, bakanlıktan yardım talep etti ve raporda bahsedilen adaylar ilgili seçimi kazanamadılar. İddiaları gündeme getiren yöneticiler şu an suçlamanın hedefindeki yönetim kurulu üyelerinin istifasını istiyor. Toshiba ise yaptığı resmi açıklamada iddiaların kaynağı olan raporu inceleyeceklerini ifade etti.
Arka plan
Bir zamanların teknoloji devi olan şirket 2006 yılında Westinghouse’u satın alarak ABD nükleer piyasasına giriş yapmış ama yıllar içinde artan maliyetlerin altından kalkamamış ve 2017’de iflasın eşiğinde olduklarını, ortaklık aradıklarını açıklamışlardı. Sonrasında bu krizi yeni bir lider ile atlatmak isteyen şirket, Avrupa merkezli bir özel sermaye şirketi olan CVC Capital Partners’ın yöneticilerinden Bay Kurumatani’yi CEO olarak atamıştı. Bu hamle ise herkes için beklenmedikti çünkü yönetim o güne dek tüm atamalarını şirket içinden yapmıştı. Yeniden yapılanmaya giren şirket bu atamanın devamında yabancı yatırımcılardan aldıkları desteklerle iflas etmekten kurtulmuştu.
Tepkiler
Japonya merkezli ve kar amacı gütmeyen bir organizasyon olan IAFOR’un Direktörü Nicholas Benes, raporun çok rahatsız edici olduğunu ve bir çok soruyu da beraberinde getirdiğini ifade ediyor. Şirketin var olan yönetim kurulunu değiştirmek üzere bir olağanüstü genel kurul toplantısı yapılacak mı veya iddiaların hedefindeki yöneticiler için cezai bir süreç işletilecek mi gibi sorular şimdiden herkesin merak konusu. Ayrıca iddiaların mağduru olan yabancı yatırımcıların şu an şirkette yaklaşık %25 hisseye sahip olduğu tahmin edilirken bu yatırımcıların, yatırımlarını geri çekmesi halinde Toshiba’nın yeni bir mali krizle karşı karşıya kalması da olasılıklar arasında görülüyor.