ÖNERİLER

Apple’ın Sınavı

Girişi hiç uzatmadan haftanın en çok tartışılan konusuna dalalım. Apple, iOS 15’in çıkışıyla birlikte çocuk istismarına karşı kullanmayı planladığı iki yeni sistemi tanıttı. Bunlardan ilki,...

Dikkat, başımıza taş yağacak

Geçtiğimiz gün, Çin’in bir süredir çokça konuşulan ve 2022’de tamamlanması beklenen “Tianhe” isimli bir uzay istasyonu inşa etme projesi kapsamında ilginç ve endişe verici bir gelişme yaşandı. İstasyon için uzaya yollanan ilk modülü taşıyan roket kontrolden çıktı ve gövdesinin büyük bir parçası siz bu satırları okurken kontrolsüz bir şekilde yeryüzüne, üstümüze düşüyor. 

Dijital Salgın: Veri Sızıntıları

Geçtiğimiz günlerde, Türkiye’yi ilgilendiren iki ayrı hack vakası yaşandı. Gönderilen e-posta ve yapılan açıklamalara göre Yemeksepeti’nin siber güvenlik önlemlerini aşan siber suçlular, kullanıcılara ait verilere ulaştı.

Verilerimizi Giymek: Google-Fitbit Anlaşması Tamamlandı

Akıllı saatler, nabzımızdan uyku durumumuza kadar pek çok verimizi toplayabiliyor. Bu cihazlar karşımıza çıkan bir reklamın, okuduğumuz bir metnin veya izlediğimiz bir videonun ilgimizi ne kadar çektiğini, gördüklerimiz karşısında ne kadar heyecanlandığımızı nabzımızda yarattıkları değişikliklerden, kalp atışlarımızdan, hareketlerimizden öğrenebilir.

PRIV101: 2020’li yıllara hazırlık için Veri Mahremiyeti ve Siber Güvenlik dersi

Son günlerde herkes tek bir meseleye kilitlenmiş durumda: WhatsApp ne yapıyor? Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim, sonra derse geçelim. Bilmeniz gereken HER ŞEYİ anlatacağım.

Liberal demokratlık, evsizlerle sınanıyor

Dünyanın hemen her bölgesindeki yönetim anlayışları ve ideolojiler bir değişim ve sınav sürecinden geçmeye devam ederken, son dönemin sınananı liberal demokrat ve insan haklarını savunan görüşleri ile tanınan New York’un Yukarı Batı Yakası sakinleri.

M1 çipler hakkında temel bilgiler

Şirketin tanıtımlarında “Apple Silicon” ismiyle anılan Apple’ın yeni çipi M1, yeni MacBook modelleri içinde görücüye çıktı.

İnter(mi?)net: ABD’de Ağ Temizliği

İnternet’in toplumlar üzerinde ne denli etkili olduğunu gören devletler, kontrolü ele almak için çalışıyor. Bunun son örneği, bugüne kadar ifade özgürlüğü altında herkese açık, birleştirici ve küresel bir İnternet’i savunmuş olan Amerika Birleşik Devletleri.

Ağ Tarafsızlığı

Ağ tarafsızlığı (“net neutrality”), İnternet Servis Sağlayıcıları ve hükümetler tarafından internet üzerinde dolaşımda olan verilere eşit muamele yapılması gerektiğini ifade eden bir kavram.

Ağ Tarafsızlığı

Date

Ağ tarafsızlığı (“net neutrality”), İnternet Servis Sağlayıcıları (“İSS”, ör. Türk Telekom) ve hükümetler tarafından internet üzerinde dolaşımda olan tüm verilere eşit muamele yapılması gerektiğini belirtmek için kullanılan bir kavram. İnternet ortamında dolaşımda olan her veri, elektronik sinyaller ile taşınan küçük “dijital paket”lerden oluşuyor. Ziyaret ettiğimiz bir sitenin açılma süresi, engellenmeden açılabilmesi, veya bir dosyayı indirme hızımız, internet servis sağlayıcı şirketin altyapısından geçerek bilgisayarımıza veya telefonumuza ulaşan paketlere bağlı. Arkadaşlarımızın Instagram sunucularında tutulan fotoğraflarını veya Netflix’te izlediğimiz diziyi elimizdeki cihazlara ulaştıranlar işte bu elektronik paketler.

Ulaşmak istediğimiz içerikleri ilgili sunuculardan cihazlarımıza taşıyan altyapıyı kontrol eden hükümetler veya altyapının sahibi olan şirketler (İSS) tabii ki bu paketler üzerinde bir yetkiye, hakimiyete sahip. Yetkili tarafların “sakıncalı” görülen paketleri istemci cihazlara ulaşmadan yok etmeleri veya faydalı/kârlı gördükleri paketleri diğer paketlerden daha hızlı teslim etmeleri mümkün. Ağ tarafsızlığı meselesi, başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere dünya çapında bu bağlamda çok tartışmalı bir konu. Kimileri interneti su ve elektrik gibi bir temel kamu hizmeti olarak görmek gerektiğini ve internet altyapısını kullanan hiçbir tarafa ayrımcılık yapılmaması gerektiğini savunurken, kimileri ağ tarafsızlığının serbest piyasa ekonomisine aykırı ve çok masraflı olduğunu savunuyor. Örneğin 2015 yılında Obama yönetimi tarafından getirilen ağ tarafsızlığı düzenlemesi ile İSS’lerin:

  • Yasal olduğu sürece hiçbir içeriğe yönelik ayrımcılık yapamayacaklarına ve web sitesi veya uygulama engeli getiremeyeceklerine
  • Yasal olduğu sürece hiçbir içeriğe yönelik bağlantı yavaşlatma yoluna gidemeyeceklerine
  • Daha fazla ücret ödemeye razı olanlar için hızlı bir “internet otobanı”, istemeyenlere yönelik ise daha yavaş bir bağlantı sunamayacaklarına hükmedilmişti.

Ancak bu düzenleme Facebook, Google gibi şirketlerin (internet kullanımları için daha fazla ödeme yapmaları gerekebileceğinden) karşı çıkmalarına rağmen, Amerikan İSS’lerinin talepleri doğrultusunda Trump yönetimi tarafından 2017 yılının sonunda kaldırıldı.

Ağ tarafsızlığının aleyhine argümanlar:

“İnternet altyapısını çok yoğun kullanan ve meşgul eden Amazon ve Google gibi şirketler ile büyük boyutlu görüntü transferleri yapan Netflix ve YouTube gibi hizmetlerin, internet altyapısını yoğun kullanmayan diğer şirketlerle aynı ücret ve koşullara tabi olmaları adil değil. Bu şirketler internet trafiği kullanımları için daha fazla ücret ödemeliler.”

“Daha fazla imtiyaza imkân veren altyapılar için daha fazla ücret alabileceğini bilen İSS’ler yeni altyapı yatırımlarını artırabilir, internet hizmet kalitesi artabilir.”

“İSS’ler, altyapı bakım ve onarım masraflarını büyük şirketlerden karşılayabilirler, kendi müşterilerine indirim yapabilirler.”

Ağ tarafsızlığının lehine argümanlar:

“İSS’ler kendi müşterilerine indirim yapsalar dahi, daha fazla ücret ödemek durumunda kalan büyük şirketler bu fiyat artışını kendi müşterilerine yansıtacaklardır. Bu yüzden hane halkı, ödediği toplam ücrette bir azalma meydana gelmemesine rağmen birçok içeriğe erişim yavaşlığı veya engeliyle karşılaşabilir.”

“İnternet altyapısının hızlı ve öncelikli kullanımı büyük şirketler ve devlet kuruluşlarına ayrılırsa hane halkı ve küçük işletmeler çok yavaş bağlantılara mahkûm olabilir. Gerekli ücreti ödeyemeyen veya İSS’lerle politik/ticari gerekçelerle anlaşmaya varamayan işletmeler, tüketiciye ulaşımda veya kendi iç iletişimlerinde endüstri devleriyle rekabet edemeyerek batabilir.”

“İSS’ler, yönetimlerince nahoş veya zararlı görülen içeriklere erişimi, içerikler yasal olsa dahi keyfi olarak sansürleyebilir veya yavaşlatabilir.”

“İnternet, günümüz girişimlerinin özellikle de kuruluş ve büyüme safhaları için elzem ve görece cüzi ücretleri olan bir platform. Girişimciler, büyük rakipleri tarafından ödenen ücretlerle rekabet edemeyeceklerini düşünerek girişim kurmaktan çekinebilirler. Bu da inovasyona ve teknolojik gelişmelere zarar verebilir.”