20 Eylül’den herkese merhaba!
Bu haftanın gündeminde:
🍎 Apple / Epic Games davası
🚗 Ford / Argo AI iş birliği
🚬 Philip Morris’ten tartışmalı bir yatırım ve
📥 Marketing Türkiye destekleri ile dijitale ve iş dünyasına dair önemli incelemeler var.
İyi okumalar!
Ebru
TEKNOLOJİ & TELEKOM
Apple vs. Epic Games Kavgası
Alican Çalışkan
Kendi sektörlerinin en büyüklerinden sayılan Apple ve Epic Games arasında görülmekte olan davada karar açıklandı. Her iki şirket açısından da zafer ve kayıplar içeren bu karar yalnızca davanın taraflarını değil tüm mobil oyun endüstrisini etkileyeceğe benziyor. Mahkeme kararında ve etkilerinde öne çıkanlara birlikte göz atalım.
Nedir? ABD Bölge Yargıcı Yvonne Gonzalez Rogers, Apple ile Epic Games arasında görülmekte olan rekabet davasında kararını geçtiğimiz hafta açıkladı. Mayıs ayında Oakland, Kaliforniya’da görülen davada her iki şirket CEO’sunun da ifadesi alınmıştı. Kararda öne çıkan iki önemli nokta bulunmakta. Bunlardan ilkine göre Rogers, Epic Games’in iddiasının aksine Apple’ın sektörde tekel haline gelmediğine hükmetti ve bununla ilgili olarak “başarı elde etmenin yasa dışı olmadığını” ifade etti. Kararda dikkat çeken ikinci nokta ise Apple’ın uygulama geliştiricileri ve kullanıcıları mecbur bıraktığı uygulama içi satın almalar hakkında. Rogers, Apple’ın bu zorlamasının sona ereceğine hükmetti. Öyle ki Kaliforniya Rekabet Yasaları gereğince Apple artık uygulama geliştiricilerin kullanıcıları uygulama içi satın alma haricindeki dış bağlantılara ve ödeme yöntemlerine yönlendirmesini engelleyemeyecek.
Detaylar: Karar öncesinde Apple, uygulama geliştiricileri ve kullanıcıları uygulama içi satın alma metoduna mecbur bırakarak brüt satışlar üzerinden %15 ila %30 kesinti yapmaktaydı. Bu yöntem sayesinde Apple’ın App Store hasılatları 2020 yılında yaklaşık 64 milyar dolar seviyesinde ulaşmıştı. Karar ile uygulama dışı satın alma yoluna yeşil ışık yakıldığından App Store gelirlerinde belirgin bir düşüş yaşanması bekleniyor. Zaten mahkeme kararının açıklanmasının hemen ardından Apple hisselerinde %3 düşüş gözlenmişti. Kararın öngördüğü yeni düzen ile geliştiriciler, iOS kullanıcılarını diğer ödeme yöntemlerine yönlendirerek Apple’ın kesintilerinin önüne geçip kendi kar marjlarını artırma olanağına kavuşuyor. Epic Games CEO’u Tim Sweeny ise attığı tweet ile “kararın geliştiriciler ya da kullanıcılar için bir zafer olmadığını, Epic Games’in tüketiciler adına uygulama içi ödeme yöntemleri ve uygulama mağazaları arasında adil rekabet için mücadele ettiğini” ifade etti.
Peki Ya Fortnite? Fortnite, rol yapma, hayatta kalma – üçücü şahıs nişancı türünde bir video oyunu ve Epic Games’in en önemli markası. Öyle ki Fortnite’ın aylık oyuncu sayısı 350 milyona ulaşırken şirkete yıllık gelir katkısı 5 milyar dolar civarında. Apple ile Epic Games arasındaki savaşın temel sebeplerinden biri de bu popüler video oyunu. Epic Games Fortnite oyununa getirdiği güncelleme ile oyun içi para biriminde bizzat Epic Games’ten alınması koşulu ile %20 indirime gitmiş ve Apple’ın kesinti sisteminin etrafından dolaşarak Apple’ın uygulama içi satın alma kurallarını ihlal etmişti. Kurallarının ihlal edilmesinin ardından Apple da Fortnite’ı App Store’dan kaldırmıştı. Bu karşılıklı hamleler şirketler arasında büyük bir krizin doğmasına yol açmıştı. Geçtiğimiz hafta verilen kararda Yargıç Rogers, Epic Games’in sözleşme kurallarını ihlal etmesi sebebiyle iPhone ve iPad’lerde Fortnite’tan topladığı tüm gelirin %30′unu doğrudan ödeme yoluyla Apple’a ödemesine hükmetti. Öte yandan Apple’ın uygulama içi satın alma kurallarının karar sonrasında değişeceği varsayımında Fortnite’ın Apple cihazlardaki geleceği de merak konusu.
Sonuç: Apple ile Epic Games arasındaki rekabet davasında açıklanan karar yalnızca bu iki şirketi değil tüm mobil oyun endüstrisini etkileyecek nitelikte. Kararda en çok dikkat çeken nokta; uygulama platformu sahibi şirketin ödeme yöntemleri konusunda kısıtlayıcı tavırlarının önüne geçilmesi gerektiğinin vurgulanması. Bu sayede oyun geliştiriciler açısından kâr marjı artışı sağlanabileceği gibi oyun dünyasının daha rekabetçi ve adil bir zemine kavuşacağı söylenebilir.
GELİŞMELER
Ford, Argo AI ve Walmart yeni bir sektöre adım atarak insansız otomobiller ile eve teslimat hizmetine başlayacaklarını açıkladılar. Açıklamaya göre, otonom sürüş teknolojisi şirketi Argo’nun altyapısı Ford otomobiller ile buluşacak ve Walmart evlere hizmet servisi verecek. Hizmet şimdilik Miami, Vaşington, Austin ve Teksas’ta belirli alanlarla sınırlı olacak. Ayrıca bir süre araçlarda güvenlik amaçlı test sürücüsü bulunacak. Argo’nun kurucusu ve CEO’su Bryan Salesky, “Müşteri talebinin yüksek olduğu kentsel alanlarda faaliyet gösteren kendi kendine sürüş teknolojisinin test edilmesine ve geliştirilmesine odaklanmamız, bu iş birliğiyle gerçekten hayat buluyor” ifadesini kullandı.
Sigara üreticisi Philip Morris, astım ilacı üreticisi Vectura’daki hissedarların yaklaşık %75’inin desteğini alarak Vectura’yı takribî 1 milyar sterlin karşılığında satın alma konusunda anlaştı. Şirket uzun süredir tütün sektöründen uzaklaşarak yeni yatırımlar yapıyordu ancak yeni hamlesi pek çok kurumun dikkatini çekti. 20’den fazla kuruluş, devralmanın etik yönlerden incelenmesi için çağrıda bulundu. Şirket tütün ürünleri ile insan sağlığı üzerinden hasar yaratıp sonrasında buna yönelik ilaç satarak etik değerlerden yoksun olmakla itham ediliyor.
Marks & Spencer, Brexit sonrası ortaya çıkan taze ve soğutulmuş gıda tedarik etme sorunları nedeniyle Fransa’daki 11 mağazasını kapattığını açıkladı. Konuya dair açıklama yapan M&S International’ın genel müdürü Paul Friston, “Bugün olduğu gibi, İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkışının ardından ortaya çıkan tedarik zinciri karmaşıklıkları, müşterilere bekledikleri yüksek standartlarda taze ve soğutulmuş ürünler sunmamızı neredeyse imkansız hale getiriyor ve bu da hizmet performansımızı sürekli olarak etkiliyor” ifadesinde bulundu.
- Ayrıca: Brexit sonrası Birleşik Krallık’ta ortaya çıkan tedarik krizini ele aldığımız yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
İrlanda Veri Koruma Komisyonu, TikTok hakkında iki soruşturma başlattığını duyurdu. Soruşturmalar, video paylaşım şirketinin çocuk verilerini nasıl ele aldığını ve Avrupa’nın Genel Veri Koruma Yönetmeliği’ne uygun olup olmadığını değerlendiriyor.
- Geçtiğimiz aylarda İtalya hükümeti de benzer bir soruşturma başlatmış ve Tiktok’tan çocuk kullanıcıların hesaplarının tespit edilmesini istemişti. TikTok ise bu çağrıyı dikkate almış ve yarım milyondan fazla hesabı kaldırmıştı.
MARKETİNG TÜRKİYE
Türkiye İstatisktik Kurumu tarafından gerçekleştirilen “Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması’na göre, 2021 itibarıyla Türkiye’de internet kullanım oranı 16-74 yaş grubundakilerde %82,6 oldu. Bu oran 2020’de %79’du. 16-74 yaş grubundaki erkeklerde internet kullanım oranı %87,7 olarak açıklanırken, kadınlardaki oranın %77,5 olduğu belirtildi. Türkiye’de dijitalleşmenin yıllar içindeki yükselişini değerlendiren dijital performans ajansı EG Bilişim Teknolojileri CEO’su Gökhan Bülbül, “2011’de 8,4 olan online alışveriş oranı bugün %44,3 seviyesinde. Tüketiciyle dijitalde bağ kurmanın temel adımı dijital reklam ve pazarlama stratejileri oluşturmak. Dijitale yatırım yapan işletmeler meyvelerini toplamaya, kârlılıklarını artırmaya devam ediyor. İşletmeler, artan farkındalıkla birlikte, artık dijitalde olup olmamaya değil, ne kadarlık bütçelerle dijitale yatırım yapacaklarına karar veriyorlar.” açıklamasında bulundu.
Pandemi başlangıcından beri öğretmenlerin güzellik merkezlerinde, mühendislerin zincir marketlerde çalıştığına şahit olduk. 30.000’den fazla küresel çalışanla yapılan bir Microsoft anketi, çalışanların %41’inin bu yıl işten ayrılmayı veya meslek değiştirmeyi düşündüğüne işaret ediyor. Pandemi öncesinde şirketinin kurumsal kültürünü zayıf bulan ve zaten ayrılmanın eşiğinde olan çalışanlar bu dönemde bir kırılma noktasına itildi. Yakın tarihli bir Stanford araştırması gösteriyor ki, kötü ortamlara sahip şirketlerin birçoğu, toplu işten çıkarmalar gibi işçileri desteklemeyen kararlarını ikiye katladı. Fakat bu durum, işten çıkartılmayan çalışanların da zaten desteklenmedikleri bir ortamda oldukları düşüncesini besledi. JUST Capital’in baş strateji sorumlusu Alison Omens salgın dönemini şöyle özetliyor, “Beklenti açısından yoğunluk arttı: İnsanlar şirketlerden daha fazlasını bekliyor. Salgının ilk günleri bize insanların makine olmadığını hatırlattı. Çocuklarınız, sağlığınız, finansal güvencenizin olmaması, faturalarınızı karşılayamama ihtimaliniz ve diğer sorumluluklarınız için endişeleniyorsanız, üretken olma olasılığınız daha düşüktür. Ve herkes tüm bu konular hakkında endişeli.”