14 Ekim 2021’den herkese merhaba! Bu hafta Avrupa Birliği’nde yaşanan bir takım önemli gelişmelere yakından bakıyoruz. Ayrıca dünyanın ilgi odağı haline gelmiş Squid Game (Türkçe: Kalamar Oyunu) dizisine verilen ilginç bir tepkiyi, gündemden düşen Afganistan’ı ve Çin’in LGBT topluluklarının yaşadığı olumsuzlukları inceliyoruz.
Herkese keyifli okumalar!
AVRUPA’DAN GELİŞMELER
Avrupa Birliği Çalkalanmaya Devam Ediyor
Doğaç Özen
Geçtiğimiz haftalarda sonuçlanan Almanya ve Norveç seçimleri, Fransa ve Anglo-sakson ülkelerin yaşadığı gerilimler belki biraz geçmişte kalsa da Avrupa’da önemli gelişmelerin ardı arkası kesilmiyor. Avrupa’nın siyasi ve sosyal yapısını değiştirmeye talip bu gelişmeleri incelemek, kıtanın yakın geleceğine dair bazı fikirler sunacaktır.
Demokrasi Ön Planda
Çekya seçimleri sona erdi. İktidardaki merkez-sağ Andrej Babis, anketlerin tahmininin aksine sandıktan çok az farkla birinci (%27,8) çıktı ve aldığı oy hükûmet kurmaya yetmiyor. Sandıktan çok az bir farkla ikinci (%27,1) olarak çıkan sosyal demokratların ve üçüncü (%15,6) olan progresiflerin koalisyon kurması halinde iktidar değişikliği yaşanabilir. Yaşananlar, Avrupa’da ve dünyada geçtiğimiz yılda etkisini gösteren sol rüzgarının devam ettiğinin ve belki de daha da güçleneceğinin kanıtı olarak düşünülebilir.
Avusturya Şansölyesi Sebastian Kurz ise yolsuzluk suçlamaları sebebiyle istifa etti. Kamu kaynaklarını kendini Avusturya medyasında pozitif bir şekilde göstermek için kullandığı öne sürülen Kurz, iddiaları reddetmesine rağmen görevini dışişleri bakanına bıraktı. Uzmanlar, Kurz’un bu hamlesinin partinin yıpranmasını engellemek için gerekli olduğunu öne sürüyor. Kurz, her ne kadar şansölyelik görevinden istifa etse de partisi Avusturya Halk Partisi’nin başında kalmaya devam ediyor. İstifa hamlesinin mevcut Avusturya Halk Partisi – Yeşiller koalisyonunun iktidarını korumasına ve Avusturya siyasetini sakinleştirmesine yardımcı olması bekleniyor.
Birliğin Refahı ve Kaderi
Avrupa Birliği’nin en “başına buyruk” ülkelerinden ikisi: Macaristan ve Polonya. Bu hafta Orban’ın Macaristan’ında kayda değer bir gelişme yaşanmazken Polonya ise bir mahkeme kararı ile sallanıyor. Polonya Yüksek Mahkemesi, Avrupa Birliği’nin alacağı bazı kararların Polonya Anayasası’nın önüne geçemeyeceğine karar verdi. Kararın ardından on binlerce Polonyalı Varşova sokaklarına dökülerek AB’ye bağlılıklarını dile getirdi. Polonya’nın uzun bir süredir özellikle göçmenler ve AB’nin fon dağıtımı konusunda birliğin çoğu üyesinden farklı bir tutum takındığı biliniyor. Uzmanlar bu kararın Varşova – Brüksel hattında gerilime sebep olmasından endişeli.
GELİŞMELER
Geçtiğimiz eylül ve ağustos aylarının belki de en çok konuşulan konusu olan Afganistan, her ne kadar gündemi eskisi kadar işgal etmese de önemini korumaya devam ediyor.
- Kış, Afganistan için yaklaşıyor. Afganistan’da Taliban’ın kontrolü ele almasıyla birlikte hissedilmeye başlanan görece barış ve sakinliğin, sert geçecek kış ayları ile beraber yerini yeniden belirsizliğe ve şiddete bırakmasından korkuluyor. Taliban’ın zayıflamasıyla beraber ISIS-K gibi daha radikal grupların saldırılarının ve üye sayısının artacağından endişelenen yetkililer Afganistan’a insani yardımda bulunma kararı aldı.
- ABD’nin de Taliban ile ikili bir görüşme gerçekleştirildiği belirtildi. İnsani yardım yollamaya karar veren ülkelerden biri olan ABD’nin Taliban ile görüşmesini iki taraf da yapıcı, profesyonel ve gerçekçi olarak değerlendirdi.
- Taliban’ın kız çocuklarına olan yaklaşımı ise yapıcı olmaktan bir hayli uzak. Uluslararası toplumun merakla beklediği konulardan biri olan Afgan kızların eğitim hakkı konusu ise olumsuz bir karar ile sarsıldı: Taliban, kız çocuklarının sadece 6. sınıfa kadar eğitim alabileceklerini belirtti. Uluslararası kadın hakları gruplarının mücadelesi ise sürüyor.
Çin’in geçtiğimiz aylarda başlayan ve giderek şiddetini artırarak devam eden LGBT karşıtı politikalarına bir yenisi daha eklendi. İlk olarak video oyunları ve filmlerde, dizilerde klasik erkek figürünün yozlaştırılmasına karşı bir dizi uyarı ve yönetmelik yayınlayan Çin hükûmeti, artık rotayı gerçek hayata çevirmiş gibi görünüyor. Geçtiğimiz hafta Çin devlet organları, ülkede faaliyet gösteren bir dizi pro-LGBT gruba baskılar düzenlemeye başladı. Bu doğrultuda Ağustos 2021’den beri muallakta olan Şangay Onur Yürüyüşü kesin olarak iptal edildi ve Şangay Üniversitesi, öğrencilerine “LGBT unsurları yönetime bildirme” çağrısında bulundu. Uzmanlar, asıl hedefin LGBT bireylerin de önemli bir kısmının istihdamını sağlayan Çin eğlence sektörünü revize etmek olduğunu tahmin ediyor.
Netflix’in Kore yapımı yeni dizisi Squid Game (Türkçe: Kalamar Oyunu) dünyayı kasıp kavurmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde resmi olarak Netflix’in en hızlı izlenen yeni dizisi olmayı başaran Squid Game, yayımlanmasının üzerinden yaklaşık bir ay geçmesine rağmen bugün bile neredeyse her ülkenin günlük en çok izlenen Netflix dizisi konumunda. Fakat dizi bütün ülkelerde aynı etkiyi yaratmışa benzemiyor. Uluslararası toplumun bir üyesine göre bu Güney Kore dizisinin eğlenceli ve başarılı bir yapım olmasından daha önemli anlamları var.
Bahsi geçen uluslararası toplum üyesi tabii ki Kuzey Kore. Komünist iktidar tarafından yönetilen Kuzey Kore medyası dizinin Güney Kore’deki kapitalizmin ve yozlaşmış elitlerin vahşiliğini ön plana çıkardığını belirtirken, zenginlerin parasız kitleleri oyuncak gibi oynattığını ifade etti. Eleştirmenler ise dizinin mesajının zaten bu olduğunu hatırlattı.
Kuzey Kore yetkilileri, yine benzer mesajlar içeren Parasite (Türkçe: Parazit, 2018) filmini de resmi ağızdan takdir etmişlerdi.