Türkiye ve Birleşik Krallık, 29 Aralık 2020 tarihinde iki ülkenin ticaretini ilgilendiren bir serbest ticaret anlaşması imzaladı. Anlaşma, Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden resmi ayrılış tarihi 1 Ocak 2021 tarihinde yürürlüğe girdi.
Sansasyon ve trajedilerin bir türlü bitmediği 2020 yılının bitmesine 48 saat kalmışken, son bir gelişme Londra ve Ankara’dan geldi. Habere göre, Türkiye ve Birleşik Krallık arasında uzun süredir müzakere edilen serbest ticaret anlaşmasının taslak metni üzerinde mutabakata varıldı. araflar, anlaşma metnini de imzaladılar.
Ne olmuştu?
Birleşik Krallık, 2016 yılında yaptığı referandum ile Avrupa Birliği’nden çıkma sürecini başlatmıştı. İzleyen süreçte ise Birleşik Krallık iç siyasetinde görülmemiş olaylar yaşandı. İngiltere Başbakanı Theresa May’in istifası, Birleşik Krallık parlamentosunun Brexit anlaşmasını reddetmesi, Boris Johnson’un parlamentoyu etkisiz hale getirmesi. Üç defa uzatılan Brexit süresi ve dahası.
Ancak gelinen aşamada Birleşik Krallık, Avrupa Birliği’nin gümrük birliği sisteminden ayrıldı. Bu nedenle de Avrupa Birliği’nin üçüncü ülkeler ile yaptığı anlaşmaları devam ettiren ticaret anlaşmaları yapmaya devam ediyor. Şu ana kadar Birleşik Krallık 62 ülke ile ticaret anlaşması imzaladı. Ancak Brexit sürecinde hüküm süren politik belirsizlik, Türkiye ve Birleşik Krallık arasındaki ticari ilişkilerin geleceği açısından da kuşkular yaratmıştı.
Taraflar arasında yıllardır süregelen ciddi bir ticari hacim var. İki blok arasındaki ticaret hacmi yıllık 19 milyar İngiliz Sterlini’ne kadar ulaşıyor. Ayrıca, Birleşik Krallık, Almanya’dan sonra Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı. Türkiye ise Birleşik Krallık’ın yedinci ticaret ortağı ve Birleşik Krallık’ta satılan kamyonetlerin %20’si Türkiye’de üretiliyor. Birleşik Krallık’ta üretilen kamyonların ise üçte biri Türkiye’ye ihraç ediliyor. İngiliz otoriteleri de İsviçre, Kanada, Japonya, İsviçre ve Norveç’in ardından Birleşik Krallık’ın, en büyük beşinci ticaret müzakeresini de Türkiye ile yaptıklarını açıkladılar.
Şimdi ne olacak?
Anlaşma sayesinde iki ülkenin karşılıklı olarak uyguladığı gümrük tarifesiz mal alım/satımı devam edecek. Özellikle de iki ülkenin otomotiv ve üretim endüstrilerindeki tedarik zincirleri sekteye uğramadan devam edebilecek. Bununla birlikte, Avrupa Birliği’nin gümrük birliği kuralları kapsamında yürütülemeyecek ticari ilişki açısından, iki ülkenin pazarlara giriş noktasında uyması gereken standartlar ve idari prosedürlerin olacağı kuşkusuz. Menşe kuralları gereğince de ihraç edilen ürünün büyük kısmının Türkiye’de üretildiğinin kanıtlanması gerekecek. Tabii ki yine Avrupa Birliği standartlarına göre üretilmiş bir ürünün de Birleşik Krallık pazarına girebilmesi için ek prosedürlerin düzenlemesi ve protokollerin yapılması gerekeceği kuşkusuz.