20 Ocak’tan herkese merhaba! Daily Press’te dün sizlerle Microsoft’un, oyun geliştiricisi Activision Blizzard’ı 68,7 milyar dolara satın alacağını paylaşmıştık. Bugün ise bültenimizde kısa gündemin yanında Doğaç Özen’in kaleminden bu satın almanın politik analizine yer verdik.
Keyifli okumalar!
TÜRKİYE’DEN GELİŞMELER
Kısa gündem
- Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin: “Enflasyon farkını, işçilerimize de memurlarımızda olduğu gibi taahhüt ettik. Fark, günü geldiği zaman belli olur.”
- Türkiye Katılım Bankaları Birliği’nin kararına göre; geliri asgari ücret ve altında olanlara borç nedeniyle haciz uygulanamayacak. Sosyal yardımlar da bu kapsamda olacak.
- Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle: “Marketlere üçüncü soruşturma açılabilir.”
- Türkiye, iş insanı Osman Kavala’nın yargılanmasına ilişkin resmî görüşünü Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne gönderdi.
- Türkiye İstatistik Kurumu Başkanı Sait Erdal Dinçer: “Bir yanlışa imza atarsam 84 milyonun hakkını yemiş olurum.”
- Sağlık Bakanı Fahrettin Koca: “BioNTech üzerine Turkovac çalışmasını başlatacağız, dünyada ilk olacak.”
- Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu “İmamoğlu yapması gerekenleri yapmalı, sorumluluğunu yerine getirmeli. Hiçbir yükümlülüğünü yerine getirmeden algı operasyonu yapıyor. Belgeleri iletmedi. Konuşmakla olmaz, icraat göstermeli.”
- Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası yılın ilk faiz kararını açıkladı. Politika faizi %14’te sabit tutuldu.
- HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in dokunulmazlığının kaldırılması için Hazırlık Komisyonu kurulacak.
- Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: “Türkiye’ye ya da KKTC’ye bir saldırı olursa bunun bedelini ödetiriz.”
DÜNYADAN GELİŞMELER
Kısa gündem
- Avrupa Birliği: “Rusya, Ukrayna’ya saldırırsa çok ağır yaptırım uygulayacağız.”
- Fransa Meclisi Çin’in Uygurlara yönelik insan hakkı ihlali uygulamalarını “soykırım” olarak tanıdı.
- ABD Başkanı Joe Biden: “Rusya, Ukrayna’ya girerse, can kayıpları çok olur.”
POLİTİKA
Oyun Sektöründe Global Yarış
Doğaç Özen
Geçtiğimiz hafta açıklanan dev satış, bir anda tüm dünyanın gündemine oturdu. Oyun sektörü ile doğrudan ilgilenmeyen insanların bile önemini fark ettiği bu satış, Call of Duty, World of Warcraft gibi en ünlü oyunların yapımcısı Activision / Blizzard’ın ABD merkezli teknoloji devi Microsoft’a satılmasını ve devrini kapsıyor. Bu durumun teknolojik ve hukuki bazı tartışmaları da beraberinde getireceği kesin olsa da, oyun sektöründeki güçlü şirketlerin dağılımına bakarak incelendiğinde başka bir arena daha ortaya çıkıyor: Yıllardır Çin’in lider olduğu sektörde ABD merkezli bir firma giderek güçleniyor.
Mobile Aralanan Kapı
Microsoft, son bir-iki senedir yaptığı ataklar ile oyun dünyasında kendinden oldukça fazla şekilde söz ettirmeye başlamıştı. Konuya ilgisi olanların bildiği üzere Microsoft, uzun yıllardır Xbox adı ile beraber oyun sektörünün bir aktörü. Her ne kadar son yedi-sekiz yıldır dominant konsol Sony’nin PlayStation’ı gibi dursa da, 2005-2010 yılları arasında Microsoft’un ve Xbox’ının piyasaya daha hakim olduğunu hatırlatmakta fayda var. Bu son hamle ise hem Warcraft ve Call of Duty gibi adeta para makinası isimleri ABD merkezli teknoloji devinin cephaneliğine katarken, hem de Microsoft’un eksik kalan yönlerinden birini kapatmaya imkân veriyor: mobil oyunlar.
Activision / Blizzard, son yıllarda milyar dolarlık mobil oyunları piyasaya sürmeyi başarmış bir şirket. Hearthstone, Call of Duty Mobile, Candy Crush gibi milyonlar tarafından oynanan oyunların yapımcılarının bu birleşme sonrası daha fazla mobil oyun geliştireceğini düşünmek pek de zor değil. Zira sadece Call of Duty Mobile, 24 ayda bir milyar dolar getiri elde etmiş durumda. Bu durum, Microsoft’un yıllardır en eksik kaldığı alanın da etkili bir şekilde doldurulmasına yol açacaktır.
Çin’in Sektöre Düşmanlığı
Dolayısıyla bu satın almayla beraber sektörde dağınık hâlde bulunan ABD merkezli yapımcı şirketlerinin en önemli iki tanesinin birlikte hareket edeceğinden bahsedilebilir. Bu durum, son beş-altı yıldır sektörde ezici liderliğini sürdüren bir şirketi ve onun bağlı olduğu ülkeyi yakından ilgilendiriyor: Tencent ve Çin.
Bu noktada Çin Komünist Partisi’nin geçtiğimiz yıllardan itibaren yürüttüğü ve 2021’in sonbaharında yeni kısıtlamalarla beraber iyice etkisini artıran oyun karşıtı politikalarına da değinmek gerekiyor. Çin, gençlerin bilgisayar, konsol ve telefonlarında bulunan mobil oyunları oynama sürelerini kısıtlamaktan dünya devi Çin merkezli oyun şirketlerini kısıtlamalar ve vergi yüküne boğmaya kadar birçok önlem almış durumda. Her ne kadar Çinli çocukların ailelerinin telefonlarını “ödünç alarak” oyun oymaya devam ettiklerine dair haberler çıksa da, ne olursa olsun bu durumun Tencent gibi devleri etkilediği açık, zira belirtilenlere göre Tencent’in 2022 için hedefi geçtiğimiz sene kaydedilen büyüme rakamlarının kasten gerisinde kalmak. Daha doğru şekilde açıklamak gerekirse Tencent, Çin Devleti ile olan sorunlarını azaltmak için büyüme oranını düşürmeyi veya doğrudan küçülmeye gitmeyi hedefliyor.
Dolayısıyla Çin’in takındığı bu tavırlar sektöre girmeye hazır aktörlerin çekinmesine yol açarken, var olan oyun şirketlerinin ise isteyerek veya istemeyerek zarara uğramasına sebep oluyor: Tencent gibi dev şirketlerin bile!
Bütün bunlar hesaba katıldığında şu sonuca varılabilir: Dünyanın en kârlı ve hızlı büyüyen sektörleri arasında yer alan oyun sektöründe yakın gelecekte Batılı veya Batıya daha yakın Asya ülkelerinin (Kore, Japonya) ağırlıklarını yakın gelecekte kaybetmeyeceğini iddia etmek mümkün.