5 Nisan’dan herkese merhaba!
🕴️♂️ Bu hafta Türkiye’nin iş gündeminde; artan enflasyon, Merkez Bankası değişiklikleri ve BioNTech ile uzlaşılan 30 milyon doz aşı vardı. Dünyada ise perakende devlerinin Pekin yönetimi ile yaşadığı muhalefet manşetleri süsledi. Microsoft ise JEDI anlaşmasını takiben Pentagon’la yeniden el sıkıştı ve savunma sektöründe pozisyonunu güçlendirdi.
İş Dünyası bülteni, İrem Özbay ve Ebru Bozkurt’un katkılarıyla hazırlanmıştır.
Keyifli okumalar!
Vorga
SAVUNMA
Yeni nesil teknoloji savaş alanında
İrem Özbay
Microsoft, askeri başlık üretimi için ABD ordusu ile 22 milyar dolarlık sözleşme imzaladı.
2018 yılından beri artırılmış ve karma gerçeklik teknolojileri için ABD ordusu ile birlikte çalışan teknoloji devi Microsoft, yaklaşık iki yıldır Entegre Görsel Artırma Sistemi (IVAS) teknolojisini geliştiriyor. Microsoft 2018′de IVAS’ın prototiplerini vermek için Pentagon ile 480 milyon dolarlık sözleşme imzalamıştı. Şirket, geçen çarşamba günü yaptığı açıklamada ise 21,9 milyar dolarlık bir sözleşme kapsamında ABD ordusu askerleri için 120 binden fazla artırılmış gerçeklik başlıkları üretmeye başlayacağını duyurdu.
Entegre Görsel Artırma Sistemi
ABD ordusu için üretilecek olan HoloLens başlıkları, onları takan askerleri gece görüşü, termal görüş ve sesli iletişim ile donatan Entegre Görsel Artırma Sistemi teknolojisini kullanıyor. Cihazlar ayrıca askerlerin savaşta rakipleri hedeflemesine yardımcı olan sensörlere sahip. 3 bin 500 dolara mal olan standart sürüm HoloLens, insanların gerçek ortamların üzerine yerleştirilmiş hologramları görmelerini ve el, ses hareketlerini kullanarak etkileşimde bulunmalarını sağlıyor.
Vaşington merkezli şirket, askerlerin Microsoft başlıklarını iki yıldır test ettiğini bildirdi. Microsoft, başlıkları test etmenin Savunma Bakanlığı’nın “ileri teknoloji ve ordunun kullanamadığı yeniliklerden yararlanarak ABD ordusunu modernleştirme çabalarına” yardımcı olduğunu söyledi. Ordu ise cihazların savaş ve eğitimde kullanılacağını duyurdu. Microsoft’ta teknik görevli ve 2015′te HoloLens’i tanıtan kişi olan Alex Kipman, “HoloLens tabanlı ve Microsoft Azure bulut hizmetleri tarafından artırılan IVAS başlık, askerleri daha güvende tutacak ve daha etkili hale getirecek” dedi.
Anlaşma ile birlikte Microsoft, ABD ordusunun önde gelen bir teknoloji tedarikçisi haline gelmiş oldu. Ayrıca Microsoft, 2019′da Savunma Bakanlığı’na bulut hizmetleri sağlamak için bir sözleşme imzalamıştı ve bulut pazarının lideri Amazon’u geride bırakmıştı. Hatta Amazon, Başkan Donald J. Trump’ın Amazon’un CEO’su ve The Washington Post’un sahibi Jeff Bezos ile olan düşmanlığı nedeniyle sürece müdahale ettiğini iddia etmişti. Yeni yapılan anlaşma aynı zamanda, Microsoft’un işletim sistemleri ve üretkenlik yazılımı gibi temel alanların ötesinde yıllarca süren araştırmalar sayesinde fütüristik bir üründen anlamlı bir gelir elde edebileceğini gösteriyor.
Çalışan Cephesi
Öte yandan anlaşmanın, bazı şirket çalışanlarının Pentagon ile çalışmaya itiraz ettiği Microsoft içinde karışıklık yaratması muhtemel. Çalışanlar 2018’deki anlaşmadan sonra, HoloLens sözleşmesiyle ilgili yazdıkları açık bir mektupta, “Bizler bu işe silah geliştirmek için başlamadık ve çalışmalarımızın kullanılma şekline dair söz hakkı talep ediyoruz” demişlerdi. Çalışanlar Microsoft’un IVAS anlaşmasını feshetmesini, silah teknolojisi geliştirmeyi bırakmasını ve bu taahhütleri açıklığa kavuşturmak için bir kullanım politikası tasarlamasını talep etmişti. Son yaşananların ışığında Microsoft çalışanlarının nasıl bir tepki göstereceği ise merak konusu.
PERAKENDE & TÜKETİCİ
Çin pazarından perakende devi H&M’e boykot
Ebru Bozkurt
Moda perakendecisi H&M, geçtiğimiz yıl içinde Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşayan halkın zorunlu çalıştırılmasına yönelik raporlara ilişkin derin endişelerini dile getiren bir açıklama yapmıştı. Şirket, açıklamanın sosyal medyada tekrar gündem olması üzerine Çin’de potansiyel bir boykotla karşı karşıya kaldı.
Nerede?
Sincan, Çin’in kuzeybatısında, dünyadaki pamuğun yaklaşık beşte birini üreten bir bölge. Müslüman bir azınlık olan Uygurlar başta olmak üzere birçok etnik gruba ev sahipliği yapan Sincan, resmi olarak Çin’in beş özerk bölgesinin en büyüğüdür. Son yıllarda merkezi hükûmetin kısıtlamaları ve otoritesi altında yaşayan bir bölge haline geldi. İddialara göre kısıtlamalar; gözetleme, cezai kovuşturmalar ve zorunlu çalışma kamplarını kapsıyor.
İddialar
BBC’ye gösterilen kanıtlar, her yıl yarım milyondan fazla Uygurlu azınlık işçisinin, zorlama ve şiddet altında pamuk toplamaya yönlendirildiğini gösteriyor. Belgeleri ortaya çıkaran Vaşington’daki Komünizm Kurbanlarını Anma Vakfı’nın üyesi Dr. Adrian Zenz, BBC’ye “Benim görüşüme göre, sonuçlar gerçekten tarihsel ölçekte” dedi. “İlk defa, Uygurların sadece imalatta, giysi yapımında zorla çalıştırıldığına dair kanıtlara sahip değiliz ancak bu doğrudan pamuk toplamakla ilgili ve bence bu, oyunun kurallarını değiştiren bir şey. Etik kaynak bulmayı önemseyen herkes, Çin pamuğunun %85’i ve dünyadaki pamuğun %20’si olan Sincan’a bakmalı ve artık bunu yapamayız demeli.” ifadelerini kullandı.
Uluslararası tepkiler
2016’da ortaya atılan iddiaları takiben The New York Times ve The Wall Street Journal; zorla alıkonulan Uygurları, Adidas, Lacoste, H&M gibi dünyanın en tanınmış moda perakendecilerinin tedarik zincirlerine bağlayan raporlar yayımladılar. Ralph Lauren, Calvin Klein ve Tommy Hilfiger’ın çatı şirketi PVH Corporation, Sincan merkezli pamuk tedarikçileriyle ilişkilerini yeniden değerlendirdi. 2020 Ocak’ta ise Trump yönetimi bölgeden tüm pamuk ithalatının yanı sıra malzemeden yapılan ürünleri de yasakladı ve yaşananları “soykırım ” olarak ilan etti. O zamanlar, İşçi Hakları Konsorsiyumu, Sincan’dan gelen pamuğun, ABD merkezli markalar ve perakendeciler tarafından her yıl ithal edilen 1,5 milyardan fazla giysiye dahil olduğunu tahmin ediyordu.
H&M boykotu
Perakende devi H&M’in açıklamaları, batı yaptırımlarının gündem olması ile tekrardan dikkatleri üzerine çekti. Şirket 2020’de yaptığı açıklamalarda, Uygurların Sincan’da pamuk toplamaya zorlandıklarına dair haberlerden “endişe duyduklarını” ve bölgeden ürün tedarik etmediklerini söylemişti. Açıklamaların tekrar gündeme gelmesinin ardından Çin Devlet Televizyonu CCTV, İsveç merkezli H&M’in “kahraman” olmaya çalışırken “yanlış hesap yaptığını” ve “yanlış eylemleri için ağır bir bedel ödemesi” gerektiğini söyledi. Bunu takiben üç büyük Çin e-ticaret platformu (Pinduoduo, JD.com ve Tmall) H&M ürünlerini satıştan çekti.
H&M, 2020’de net satışlarda %18’lik bir düşüşle zorlu bir kış geçirdi. Şu anda dünya çapındaki mağazalarının üçte biri salgın nedeniyle kapalı durumda. Marka tüm bunlara ek olarak Çin’deki tüketici liderliğindeki boykot nedeniyle daha fazla kayıpla karşı karşıya. H&M’in en son yayınlanan yıllık raporuna göre; Çin, yıllık 287 milyon avro satışla 2020’deki küresel satışlarının %5,2’sini alarak dördüncü en büyük pazarı.
Hisse değerlerinin de düşüşü ile yeni bir açıklama daha yapan H&M, Sincan pamuğunu kullanmaya başlayıp başlamayacaklarını belirtmeden, şirketin “Çin’de ve diğer tüm ülkeler sorumlu bir alıcı” olarak “ilgili tüm paydaşlarla” çalışmaya istekli olduğunu ve ortaklaşa sürdürülebilir bir moda endüstrisi inşa etmek istediklerinin altını çizdi.
GELİŞMELER
Almanya çıkışlı Pfizer-BionTech’in Covid-19 aşısının birinci dozu Türkiye’de uygulanmaya başlandı.
-
Detay: Bu ay uygulanan aşı sayısının 4,5 milyon doza ulaşması bekleniyor. 30 milyon doz için ilaç ve biyoteknoloji şirketiyle opsiyonlu olarak anlaşma sağlandığını belirtelim.
-
Başka başka: BioNTech, Pfizer’la geliştirdiği Covid-19 aşısının 2021 yılı üretim hedefini, 2,3 milyar dozdan 2,5 milyar doza çıkardı.
Dünya Ekonomik Forumu’nun Statista’ya dayandırdığı haberine göre Türkiye’de yaşayan insanların %16’sı kripto paraya sahip. 74 ülkede yürütülen araştırmada katılımcı sayısı ülke başına bin ila 4 bin arasında değişiyor.
-
Detay: Türkiye’nin listede Nijerya (%33), Vietnam (%21) ve Filipinler’in (%20) ardından dördüncü sırada konumlandığını belirtelim.
-
Ayrıca: Webtekno’nun haberine göre Maliye Bakanlığı, kripto para borsalarından varlık miktarı dahil tüm kullanıcı bilgilerini istedi.
Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Murat Çetinkaya görevden alınarak yerine Mustafa Duman atandı.
-
Gerisi: Geçtiğimiz hafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal görevden alınmış, selefi ise AK Parti eski milletvekili Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu olmuştu. Bu atamayla Merkez Bankası’na son 20 ay içinde dördüncü başkan atanmıştı.
-
Başka başka: Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, “%5 enflasyon hedefine ulaşmak için para politikası araçlarını uygun bir şekilde kullanacağız. Para politikasını sade şekilde uygulamaya devam edeceğiz.” dedi.
İstanbul Ticaret Odası verilerine göre perakende fiyatları geçtiğimiz martta bir önceki aya kıyasla %1,13, yıllık bazda %16,37 artış gösterdi. Buna göre İstanbul’un yıllık enflasyonu, Ağustos 2019’dan bu yana görülen en yüksek seviyeye geldi.
İş Bankası’nda bayrak değişimi. Banka, KAP’a yaptığı açıklamayla Genel Müdür Yardımcısı Hakan Aran’ın Genel Müdür olarak atandığını açıkladı. 2011’den bu yana genel müdürlük görevini yürüten Adnan Bali ise Yönetim Kurulu Başkanı seçildi.
Fransa merkezli Groupe PSA ve Fiat Chrysler’in ocak ayındaki birleşmesiyle kurulan Stellantis, 2021’de elektrikli araç satışlarını üç katına çıkarıp 400 bin araca ulaşmanın hesaplarını yapıyor.
-
Detay: Dünyanın en büyük dördüncü otomobil üreticisi, yaklaşık bir ay önce 2025’e kadar Avrupa’da piyasaya sürülecek tüm modellerinin tamamen elektrikli veya hibrit versiyonlarını müşterilerine sunacağını açıklamıştı. Dilerseniz Sinan Lahur’un kaleminden Groupe PSA ve Fiat Chrysler’in 38 milyar avroluk birleşmesini okuyabilirsiniz.
Çin merkezli akıllı telefon üreticisi Xiaomi, kendi iştiraki bir şirketle elektrikli araç pazarına girmeye hazırlanıyor.
-
Detay: Kurucu ortaklardan Lei Jun’un yöneteceği şirket, 1,5 milyar dolar yatırımla operasyonlarına başlayacak. Plan ise 10 yıl içinde elektrikli araçlar sektörüne toplam 10 milyar dolar yatırım yapmak.