Milyar dolarlık gıda endüstrisinin oyuncularının pek de şeffaf oldukları söylenemez. Kanunsuz aksiyonlarla özdeşleşmiş gıda zincirleri ve sektör oyuncularına karşı çevre ve insan sağlığına zarar vermeyen sürdürülebilir tarım yöntemlerinin yaygınlaşması ancak son tüketicinin bilinçlenmesi ile mümkün.
Organik tarım nedir?
Kimyasal gübreler veya böcek ilaçları kullanmadan sürdürülebilir üretkenliğe dayanan çevre dostu bir üretim yöntemi olarak tanımlanabilir. Tarımın organik olması tarlanın geleneksel yöntemlerle üretim yapan tarlalardan, ana yollardan, sanayi tesislerinden ve madenlerden uzak olması şartına bağlıdır. Organik tarımda toprağın verimlilik gücü, kimyasallar yerine ahır gübresi, yeşil gübre ve kompost gibi doğal yöntemlerle arttırılır. Üretimde miktar artışından ziyade üründe kalite artışı ve en az çevresel zarar amaçlanır. Hal böyle olunca tarımın organik versiyonu geleneksel metoda kıyasla daha fazla zaman ve emek ister. Türkiye’de bir ürünün organikliği Tarım ve Orman Bakanlığı’nca yetkilendirilen kuruluşlar tarafından tescillenir ve ilgili ürünler, ambalajında insan ve çevre sağlığını koruyan üretim tekniklerin kullanıldığını garanti eden logoyu taşımaya hak kazanır.
FAO
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), gıdaya erişimin gıda güvenliğinden çok daha öncelikli bir problem olduğunu ortaya koymuştur. FAO’ya göre küresel gıda üretimi, dünya nüfusunu beslemek için fazlasıyla yeterlidir; esas mesele ise gıdayı ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaktır. Kuruma göre çözüm organik tarımın pazar gelirlerini artıracak uygulamaları desteklemekten geçer. Ayrıca FAO, yerel gıda güvenliğine katkıda bulunmayı da tavsiye eder.
Zehirsiz Sofralar
Organik tarımdan söz ettiğimizde endüstriyel tarımda sıklıkla başvurulan ve hem insan hem çevre sağlığını tehdit eden tarım zehirleriyle (pestisit) mücadele de önem kazanıyor. Avrupa Birliği (AB) tarafından finanse edilen, Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği tarafından yürütülen Zehirsiz Sofralar projesi de pestisitlerin zararları konusunda farkındalık yaratmayı amaçlıyor. Dünya genelinde 1000 civarında, Türkiye’de ise 340 pestisit etken maddenin kullanıldığı aktarılıyor. Türkiye’de Pestisitlerin 2030’a kadar yasaklanması, doğa dostu, zehirsiz yöntemlerle tarımsal üretim yapılması için imza kampanyası yürütülüyor.
